16 Mart 2008 Pazar

çocuğum
















acıyım ben

çiledir benim adım

yüreğim kıpır kıpırdır benim

çaresizliktir dünüm,bugünüm


tank sesleridir sabahları uykudan kaldıran

bir top mermisidir arkadaşlarımı alan

ufacık bedenlerine düşen,

annenin yumuşak elleri değildir..

bir soğuk mermidir göğsündeki ağırlık

...






15 Mart 2008 Cumartesi

Bir Düşünce Makalesi: 'Ömür Boyu Aşk'

-Nedendir ki üzerler çiftler birbirlerini! Ne güzel duygular ve ne büyük heyecanlar kol gezer beyinlerde halbuki; ilk bu işe başlandığında ve hatta öncesinde ve dahi evliliğin ilk günlerinde..peki ya sonra neler oluyor ki artık birliktelik zoraki bir beraberliğe dönüşüveriyor. Her iki tarafa da zindan oluyor mutluluktan ve şefkatten uzak bir yuva. Gözlerinin içine bakmaya bile çekiniyor artık karı ve koca. bir bakmışınız erkek kendi arkadaşlarıyla daha çok vakit geçirir olmuş ve eve geç gelmeye başlamış.. evdeki bayansa artık komşularla yada kendi çevresi ile bir mutluluk arayışına girmiş. Ne olacak bu işin sonu..?? Ve dahi çocuklar… böyle bir ailede yetişen çocukların ruh ve düşünce yapılarını varın hesap edin artık. Çocuk artık mutluluğu ve huzur başka kaynaklarda aramaya başlamış ve çocuk aklı ile de kime güveneceğini hesap edememiş. Sonra bunu alın topluma yayın yayınki sonra seyredin toplumu… içiniz burkula, burkula… ‘Hayat bana hep zindan oldu’ diyenleri düşünün ve bir ah çekin derinden…
-Evdeki çift arasında çıkan huzursuzluk bir aileyi ve sonra bir toplumu ne hale getiriyor. Şunu hepimiz kabullenelim ki evlilik yeni bir hayatın başlangıcıdır ve nasıl başlarsan öylede gider. Artık sen, sen olmaktan ziyade senden öte biri olmak mecburiyetindesin. Kendi ufkunla değil iki tarafın ufkuyla bakacaksın artık dünyaya ve bu işe Allah’ın rızası ile besmele çektiğini de unutmadan… hata varsa eğer bunu yüzüne vurmak yerine muhatabının, ona yol göstererek hatasını ört bas etmeye çalışarak veya gerekirse görmezden gelerek. Evlilik hayatında katlanılan bazı sıkıntılara ne büyük vaad’lerde bulunmuş Yüceler Yücesi.
-Hoşgörü ve sevgiyi öldürmeyin asla evde. Sevginin bittiği yerde artık nefret ve yabancılık hissi uyanmaya başlar. Yapılacak bir şeyler ve alınacak önlemler var mutlaka. Her şeyden önce daha evliliğin ilk günlerinde her iki tarafta geçip tv karşısında vakit geçirmemeli. Sohbet etmeli ve dertleşmeli. Sıkıntılar varsa şayet çözüm üretilmeli. Yapılan muhabbet her iki tarafında birbirini iyice tanımalarına da büyük bir vesiledir. Sakın ola ki bir hatadan dolayı ve hele, hele sebepsiz yere hakaret etmeyin muhatabınıza, bu ömür boyu bir leke olarak onda kalacaktır ve unutması belki mümkün olmayacaktır. Ve sakın ola dertlerimizi annemizle babamızla çözme yolunu tercih etmeyelim, çünkü bu hayat kendi hayatınız onların değil.
-Tebessümü asla esirgemeyin asla… öyle evli çift biliyorum ki dışarıda herkese karşı güler yüzlü ama evin yolunu tuttuğu anda bir huzursuzluk ve sıkıntı basıyor ve evde de bu devam ediyor. Bir tebessümü bile esirgiyor evde karısına veya kocasına. Evde artık sevgi değil kurallar belirleyici oluveriyor. Hangimiz isteriz böyle bir hayatı? Her şey ilk günlerden başlıyor ve çorap söküğü gibi geliyor artık. O yüzden ömür boyu sürecek bir aşkın temelini sağlam atmak ve sevgiyi kural olarak oturtmak birinci vazifemiz olmalı. Mutlu bir yuvaya Allah ’ın bahşettiği lütufları asla unutmayalım inşaAllah. selametle....
fatih sultan

yaz beni güllere beni - izle

Dikkat Et !

Dikkat et her sözüne, sakın yalan olmasın;
Dikkat et her lokmana, sakın haram olmasın.
Cünkü yalan ile iman, bir arada durmaz,
Haram lokma yiyenin, duası kabul olmaz.

Dikkat et devlet malına sakın elin uzatma;
Çünkü onda milyonların; yetimin hakkı vardır.
Helalin az da olsa yetin, sakın ona haram katma;
Bil ki herkesin rızkı, Rabbin takdiri kadardır.

Sen rızkını değil de, zenginliği ararsın;
Haram, helal demeden, her kasaya dalarsın.
Sonra da şüphe eder, fetvasını sorarsın;
Mal devletin, ben devletin, bu da haram mı dersin.

Eşref-i mahlukatsın sen, şerefine dikkat et;
Yanlış bir iş yaparsan, şerefinden olursun.
Bu ünvan, Rabbin tarafından verildi sana;
Her işinde, bu ünvanı korumaya dikkat et.

Dikkat et, her vazife, sana bir emanettir
Onu hakkıyla yapmamak, emanete ihanettir.
Eğer tövbe edip de, hak yoluna dönmezse
Dünya ve ahireti, hüsrandan ibarettir.

Dikkat et kul hakkına, o hakkın affı yoktur;
Velev ki sahibinden helallık almadıkça.
Dikkat et komşu hakkına, onun vebali çoktur.
Vebalden kurtulamazsın, komşun razı olmadıkça.

Amir isen, emrindeki insanlara dikkat et;
Memur isen, görevini tam yapmaya dikkat et.
İşçi isen, çalıştığın saate dikkat et;
Esnaf isen, satışlarda dürüstlüğe dikkat et

Ey fani insanoğlu, bu sözlere dikkat et;
Ey fani insanoğlu, bu sözlere dikkat et;
Sözü benden de olsa, özü islamdandır.
Nefsini haklı görmek için, kendi kendini avutma;
Kim olursan ol musallaya geleceğin günü unutma.



Abdülbaki Kömür

Sen miydin Gelen… ?

Sen miydin gelen uzaklardan

Yoksa keder miydi kapımın önündeki

Yağmur yağıyor bak yine hırçın, hırçın

Gözlerimi ıslatan sen miydin yoksa yağmurlar mı?


Dile benden ne dilersen deseydi sihirli bir ayna

Senden başka ne dilerdim bu dünyada

Uyku tutmayan gecelerdeki duygularım

Karmakarışık oldu sensiz bak hayatım


Beyaz papatyaları gördüm kırlarda

Seni düşürdü yine ansızın aklıma

Serap mıydı gördüğüm yollarda

Yoksa sen miydin?


Biter geçer dediler inanamadım

Sarpa sardı hislerim ağladım

Sonbaharda düşen yapraklarla haykırdım

Dönersin diye pencerelerde kala kaldım

fatih sultan

12 Mart 2008 Çarşamba

Kardelen

Bekle! ah'ların ulaştı semaya,
Gözyaşarımızla sunduk halimizi Mevla'ya..
Seni anlamayan kalpsizler,
Bekle, diz çökecek ahrette yalvara yalvara...

Haya diye taşıdığın örtün,
Zalime kefen olacak bir gün.
Müslüman’ım diyen tavizkarlar,
anlayamayacaklar seni hiçbir gün..

Sen Allah'a adamışsın kendini,
Bak kardelenler daha mahzun şimdi..
Nasıl dayandı ağlamana bu yürekler?
Ezgiler seni söylüyor şimdi..


fatih sultan

Adil Avaz - Çoban Yıldızı